Bayılıyorum bu şarkıya..Çok eğleniyorum dinlerken;)
XOXO
Nazan
31 Mart 2013 Pazar
30 Mart 2013 Cumartesi
Zarif Stilettolar
Öyle günler var ki topuklu ayakkabı giydiğinizde kendinize olan güveniniz tamamlanır, kendinizi daha şık ve feminen hissetmenize yeter. Özellikle de günümüz modası stilettolar çok zarif ve renkli. Daha önceki yazımda smart casual tarzından bahsetmiştim. Eğer siz de bu tarzı seviyorsanız stilettolarınızı yırtık jeanlerinizle günlük olarak kombinleyebilirsiniz. Yürürken platform ayakkabılar kadar ergonomik olmasalar da daha zarif oldukları kesin ;)
gorsel: chicisimo.com
Bir de 2013 bahar sezonunun 'it' ayakkabısı Christian Louboutin "Pivichic" modeli süper. Bu modelin ismindeki kelime oyununa biraz dikkat ettiyseniz zaten ayakkabının malzemesiyle ilgili ipucu veriyor. Malzeme: PVC. Kim Kardashian, Jennifer Lopez ve Rihanna en çok kullanan ünlüler arasında. Türkiye'de de bu modelleri büyük alışveriş sitelerinde uygun fiyatlara bulabilirsiniz.
gorsel:shoerazzi.com
XOXO
Nazan
Etiketler:
2013 ayakkabı modası,
ayakkabı,
bahar sezonu modası,
Christian Louboutin,
jennifer lopez,
kim kardashian,
moda,
model,
pivichic,
rihanna,
smart casual,
stiletto,
şeffaf ayakkabı,
zarif topuklu
29 Mart 2013 Cuma
TRAVEL SİSTEM BEBEK ARABALARI
Piyasa da ucuzundan pahalısına sınırsız modelde bebek arabası olduğunun
farkındayım... Daha doğrusu şu 2 aydır farkındayım diyebilirim... Bebek arabası
bakmaya çok erken başladım çünkü genelde karar verme konusunda epey sıkıntı
yaşayan biriyim. Yani en basiti bir ayakkabı veya kıyafet alırken bile 2 saat
düşünebiliyorum, aldıktan sonra "tüh neden aldım ki" dememek için :)
Bu yüzden de bebek arabası modellerini incelemeye epey erken başladım.
Hamileliğimin 6-7. aylarında alırız diye düşünsekte eşimle, tamam budur dediğim
model indirime girerse 5. ayımda bile alabilirim :))
Şuan kafamda kesinleştirdiğim 2 model var: Concord Neo ve Stokke Scoot. Kararsız kalmamın sebebi concord neonun tasarımının, stokke scoot modelinin ise katlandığı zaman daha ufak oluşunun bende ağır basması... Eşimi fiyat konusunda kandırdığım zaman ikisinden birini alacağım kesin :)) Aldığım zaman ilk sizlerle paylaşıcam canlı canlı resimleriyle hiç merak etmeyin anne adayları :))
Yalnız Stokke scoot modelini diğer Xplory modeliyle karıştırmayın. Scoot modeli şuan için İzmir'de sadece JOKER mağazalarında var gördüğüm kadarıyla.
Aşağıda verdiğim modellerin avantajları saymakla bitmiyor o yüzden
blogda bunları uzun uzun yazmak yerine modelleri ve resimlerini veriyorum sizlere...
İnternetten detaylı araştırabilir, videolarını izleyerek daha detaylı fikir
edinebilirsiniz.
1- CONCORD NEO TRAVEL SİSTEM
2- STOKKE SCOOT TRAVEL SİSTEM
3- JANE RIDER REVERSE TRAVEL SİSTEM
4- BEBE CONFORT ELEA TRAVEL SİSTEM
5- BUGABOO BEE TRAVEL SİSTEM
Ezgi
İZMİR'de BEBEK MAĞAZASI İÇİN DOĞRU MAĞAZALAR...
Bloğumuza 3 gündür yazı giremediğimin farkındayım çünkü bebek mağazalarından bir türlü kendimi dışarı atamıyorum :) İnanması zor ama insan gerçekten hamile olmadan bu duyguyu yaşayamıyormuş. Yani daha önce hamile arkadaşlarımla bebek mağazalarını gezmek benim için işkenceyken şuanda benimle birlikte bu mağazaları gezen arkadaşlarımın neler hissettiklerini çok iyi anlayabiliyorum ama elimde olmadan saatlerimi geçiriyorum bu aralar bebek mağazalarında. Özellikle annem ve teyzeme ne kadar teşekkür etsem azdır bu konuda çünkü daha 4.5 aylık hamile olmama rağmen haftanın 3 günü neredeyse bu mağazalarda akşamlıyoruz :)
Bir İzmirli olarak bu şehirde arayıpta bulamayacağımız şey yok denecek kadar az... İstanbul kadar değil belki ama en azından mağazalar konusunda epey gelişmiş bir şehiriz... Önceleri sadece tek şubesi bulunan çoğu mağazaların artık birçok şubesi bulunmakta İzmir'de.

Özellikle bebek ve oyuncak mağazası konusunda JOKER'i tek geçiyorum. Çünkü büyük markaların İzmir'de bulunmayan yeni modellerini bünyesinde barındıran tek mağaza gördüğüm kadarıyla JOKER.. Balçova Agora'da, Çiğli Kipa'da ve Forum içerisinde yer alan Kidsmall'da şubeleri bulunan JOKER her anlamla donanımlı ve oldukça büyük bir mağaza...
JOKER'in yanı sıra bebek giyimi konusunda da zaafım olan mağaza çoğumuzunda uğrak noktası olan MOTHERCARE... Bornova Forum'da, Karşıyaka Carrefour'da ve Alsancak'ta şubeleri bulunan MOTHERCARE özellikle indirim günlerinde mutlaka ziyaret etmelisiniz :) Mickeyli bebek takımlarına bayılıyorummm:)
Ve bana göre bebek alışverişinde 3. ziyaret edilmesi gereken mağaza HELLO BABY. Merkez mağazası Bayraklı'da Altınyol üzerinde bulunuyor. Diğer şube ise Gaziemir Optimum Outlet içerisinde. Bayraklı'da ki merkez mağazasına girdiğiniz zaman çıktığınızda ellerinizin dolu olmama ihtimali çok az çünkü çok uygun fiyatlı çok güzel ürünler var. Merkez mağazası 2 katlı ve üst katında mobilya ve tekstil bölümü bulunuyor. Bugüne kadar gitmediyseniz bence bebişiniz doğmadan mutlaka merkez mağazayı ziyaret etmelisiniz :)
Evet arkadaşlar! Bebek alışverişi için benim tercihlerim buraları... Her bütçeye uygun yüzlerce çeşidi bulabileceğiniz bu güzel mağazalar varken boş yere kendimizi Kemeraltı'nın o kalabalığında heba etmeye gerek yok değil mi :))
Bir sonraki yazımda her anne adayının kara kara düşündüğü bebek arabası modellerine değineceğim. Benim yaptığım gözlemler sonucu bizler için en ergonomik modellerden bahsedeceğim... Yazılarımı takip etmeye devam değil mi ;))
Bir İzmirli olarak bu şehirde arayıpta bulamayacağımız şey yok denecek kadar az... İstanbul kadar değil belki ama en azından mağazalar konusunda epey gelişmiş bir şehiriz... Önceleri sadece tek şubesi bulunan çoğu mağazaların artık birçok şubesi bulunmakta İzmir'de.
Özellikle bebek ve oyuncak mağazası konusunda JOKER'i tek geçiyorum. Çünkü büyük markaların İzmir'de bulunmayan yeni modellerini bünyesinde barındıran tek mağaza gördüğüm kadarıyla JOKER.. Balçova Agora'da, Çiğli Kipa'da ve Forum içerisinde yer alan Kidsmall'da şubeleri bulunan JOKER her anlamla donanımlı ve oldukça büyük bir mağaza...
JOKER'in yanı sıra bebek giyimi konusunda da zaafım olan mağaza çoğumuzunda uğrak noktası olan MOTHERCARE... Bornova Forum'da, Karşıyaka Carrefour'da ve Alsancak'ta şubeleri bulunan MOTHERCARE özellikle indirim günlerinde mutlaka ziyaret etmelisiniz :) Mickeyli bebek takımlarına bayılıyorummm:)
Ve bana göre bebek alışverişinde 3. ziyaret edilmesi gereken mağaza HELLO BABY. Merkez mağazası Bayraklı'da Altınyol üzerinde bulunuyor. Diğer şube ise Gaziemir Optimum Outlet içerisinde. Bayraklı'da ki merkez mağazasına girdiğiniz zaman çıktığınızda ellerinizin dolu olmama ihtimali çok az çünkü çok uygun fiyatlı çok güzel ürünler var. Merkez mağazası 2 katlı ve üst katında mobilya ve tekstil bölümü bulunuyor. Bugüne kadar gitmediyseniz bence bebişiniz doğmadan mutlaka merkez mağazayı ziyaret etmelisiniz :)
Evet arkadaşlar! Bebek alışverişi için benim tercihlerim buraları... Her bütçeye uygun yüzlerce çeşidi bulabileceğiniz bu güzel mağazalar varken boş yere kendimizi Kemeraltı'nın o kalabalığında heba etmeye gerek yok değil mi :))
Bir sonraki yazımda her anne adayının kara kara düşündüğü bebek arabası modellerine değineceğim. Benim yaptığım gözlemler sonucu bizler için en ergonomik modellerden bahsedeceğim... Yazılarımı takip etmeye devam değil mi ;))
Ezgi
28 Mart 2013 Perşembe
Vok Tavada Renkli Biberli Jülyen Tavuk
Merhabalar;
İçinde tavuk olan herşeyi nerdeyse seviyorum. Öğrencilik yıllarımdan bu yana evde en pratik olarak yapıp yediğimiz renkli biberli jülyen tavuk tarifini sizlerle paylaşmak istiyorum :) veeee karşınızdaaaa:
4 kişilik için malzemeler:
• 4 adet kırmızı biber
• 4-5 adet yeşil charleston biber
• 6 adet tavuk but (Izgara tavuk olarak marketlerde satılan kemiksiz but) veya kasaptan hazır terbiyeli (soslu) olarak da alabilirsiniz.
• Fırında Tavuk Çeşnisi (sosu için) -ben genelde knorr fırında tavuk çeşnisi kullanıyorum-
• 1/2 çay kaşığı tuz
Sos: Jülyen doğradığınız tavukları biraz yağlayıp göz kararı knorr tavuk çeşnisi ve 1/2 çay kaşığı tuzu üzerine serpip iyice karıştırın.
Biberleri jülyen doğrayın ve önce biberleri vok tavaya atıp biraz kızartın. Biberler ölmeye başlar başlamaz tavukları da içine atıp karıştırın. Üzerine kapak kapatıp altını biraz kısın. Bu şekilde tavuklar suyunu salacaktır. Pişirmeye devam edin arada karıştırarak tabi. Suyu çekilmeye başlayınca yine ara ara tadını kontrol ederek 15 dakika kadar daha pişirin. Nefisss…
İsteğe göre içine mantar da ekleyebilirsiniz. Eşim (Serkan) mantarlı tercih etmediği için biz böyle yapıyoruz. Şeyyy bir de birşey itiraf etmem gerekirse Serkan benden daha lezzetli yapıyor bu yemeği :)
Hayatımda ilk kez bir tarifi yazarak anlatıyorum. Pek ekstrem tarifler bilmem zaten :))) Umarım başarılı olmuştur. Yani anlatabilmişimdir.
Afiyet olsun ;)
XOXO
Nazan
İçinde tavuk olan herşeyi nerdeyse seviyorum. Öğrencilik yıllarımdan bu yana evde en pratik olarak yapıp yediğimiz renkli biberli jülyen tavuk tarifini sizlerle paylaşmak istiyorum :) veeee karşınızdaaaa:
4 kişilik için malzemeler:
• 4 adet kırmızı biber
• 4-5 adet yeşil charleston biber
• 6 adet tavuk but (Izgara tavuk olarak marketlerde satılan kemiksiz but) veya kasaptan hazır terbiyeli (soslu) olarak da alabilirsiniz.
• Fırında Tavuk Çeşnisi (sosu için) -ben genelde knorr fırında tavuk çeşnisi kullanıyorum-
• 1/2 çay kaşığı tuz
Sos: Jülyen doğradığınız tavukları biraz yağlayıp göz kararı knorr tavuk çeşnisi ve 1/2 çay kaşığı tuzu üzerine serpip iyice karıştırın.
Biberleri jülyen doğrayın ve önce biberleri vok tavaya atıp biraz kızartın. Biberler ölmeye başlar başlamaz tavukları da içine atıp karıştırın. Üzerine kapak kapatıp altını biraz kısın. Bu şekilde tavuklar suyunu salacaktır. Pişirmeye devam edin arada karıştırarak tabi. Suyu çekilmeye başlayınca yine ara ara tadını kontrol ederek 15 dakika kadar daha pişirin. Nefisss…
İsteğe göre içine mantar da ekleyebilirsiniz. Eşim (Serkan) mantarlı tercih etmediği için biz böyle yapıyoruz. Şeyyy bir de birşey itiraf etmem gerekirse Serkan benden daha lezzetli yapıyor bu yemeği :)
Hayatımda ilk kez bir tarifi yazarak anlatıyorum. Pek ekstrem tarifler bilmem zaten :))) Umarım başarılı olmuştur. Yani anlatabilmişimdir.
Afiyet olsun ;)
XOXO
Nazan
27 Mart 2013 Çarşamba
Stil: Smart Casual
Merhaba;
Moda diye bir buton oluşturduk menüde ama modadan çok stilin daha ön planda olduğunu da söylemek isterim. Moda bir yere kadar gelip tıkanabilir. Dipsiz kuyu olması sebebiyle kendinize yakışandır diyerek klasik bir laf etmek istemiyorum ama öyle :)) Bu kadar geniş bir yelpazeyi size sunarken içinden seçtiğiniz stiliniz olur. Zarif ve sade stiller her zaman hoşuma gidiyor. Esas hoşuma giden: mesela bir davette klasik bir etek ve stiletto giymişken üzerine bir tişört, deri ceket bile giyebilirim. Günlük hayatta ise converse ile clutch bir çanta kombini gibi de düşünebilirsiniz. Yani benim stilim tam olarak Smart Casual ;) Tercih edenleriniz vardır elbet... ve bir örnek veriyoruumm :)
model:chicisimo.com
Bence başarılı ;)
Şu sıralarda günlük hayatta bile çok içime sinerek kullandığım clutch çantamı herkes sormaya başladı. Her kıyafetimle de kombin edebiliyorum.
Aksesuar mağazaları gezmekten herhalde hiç bıkmam. Rengarenk gördüğüm vitrinleri bana hep çekici gelmiştir. İçeride ilk baktıklarımsa renkli cüzdanlar olur nedense. Bir tane marka cüzdanım vardır ama renkli ve daha uygun fiyata aldığım cüzdanlarım da bir o kadar çoktur. Fotoğraftaki cüzdanlar çok moda ve fiyatları da 34 tl. Almak isteyenler mail adresimizden bana ulaşabilirler.
XOXO
Nazan
Moda diye bir buton oluşturduk menüde ama modadan çok stilin daha ön planda olduğunu da söylemek isterim. Moda bir yere kadar gelip tıkanabilir. Dipsiz kuyu olması sebebiyle kendinize yakışandır diyerek klasik bir laf etmek istemiyorum ama öyle :)) Bu kadar geniş bir yelpazeyi size sunarken içinden seçtiğiniz stiliniz olur. Zarif ve sade stiller her zaman hoşuma gidiyor. Esas hoşuma giden: mesela bir davette klasik bir etek ve stiletto giymişken üzerine bir tişört, deri ceket bile giyebilirim. Günlük hayatta ise converse ile clutch bir çanta kombini gibi de düşünebilirsiniz. Yani benim stilim tam olarak Smart Casual ;) Tercih edenleriniz vardır elbet... ve bir örnek veriyoruumm :)
model:chicisimo.com
Bence başarılı ;)
Şu sıralarda günlük hayatta bile çok içime sinerek kullandığım clutch çantamı herkes sormaya başladı. Her kıyafetimle de kombin edebiliyorum.
Aksesuar mağazaları gezmekten herhalde hiç bıkmam. Rengarenk gördüğüm vitrinleri bana hep çekici gelmiştir. İçeride ilk baktıklarımsa renkli cüzdanlar olur nedense. Bir tane marka cüzdanım vardır ama renkli ve daha uygun fiyata aldığım cüzdanlarım da bir o kadar çoktur. Fotoğraftaki cüzdanlar çok moda ve fiyatları da 34 tl. Almak isteyenler mail adresimizden bana ulaşabilirler.
XOXO
Nazan
Etiketler:
clutch,
cüzdan,
cüzdanlar,
deri ceket,
kombin,
moda,
portföy,
renkli cüzdan,
smart casual,
stil,
stiletto,
zara,
zımbalı portföy
26 Mart 2013 Salı
En Çekici Çiçeksi Parfümler
Koku hepimizin zihninde unutması zor hatıralar bırakır. Uzun zaman kullandığımız parfümü bugün kokladığımız zaman illa ki o dönemlere geri döneriz... Güzel hatıralar bırakmışsa yüzümüzde gülümsemeyle, kötü hatıralar bırakmışsa üzüntüyle hatırlarız o zamanları... Koku bir nevi geçmişimizi hatırlatır aslında bizlere...
Kimimiz belli başlı parfümleri kullanırken, kimimiz parfüm bittiği zaman
aynı parfümü bir daha kullanmayız. Ben de parfümünü kolay kolay
değiştiremeyenlerdenim. Parfüm ve Ezgi özdeşleşsin isterim her zaman bu yüzden
de belli başlı 4-5 marka parfümüm var ve bunlardan başka parfüm sıktığım zaman
sanki o ben olmuyorum :)
Parfüm seçimimde göz önüne aldığım tabi ki parfümün notaları... Bayıldığım
notalar yasemin, gardenya, sandal veya sedir ağacı ve vanilya... Özellikle
yasemine karşı zaafım var diyebilirim. Benim gibi bu notalara zaafı olan
arkadaşlar için senelerdir kullandığım ve şiddetle tavsiye ettiğim parfümlerden
kısaca bahsetmek istiyorum.
1- BVLGARI JASMIN NOIR EDP
Üst notalarda gardenya; orta notalarda yasemin, badem; alt notalarda tonka
fasulyesi, meyan kökü, odunsu akorlar
Senelerdir kullandığım ve herhalde bir 10 sene daha bıkmadan kullanacağım
parfüm... Kokusunun cezbetmeyeceği insan yok diyebilirim. O derece iddialı kokusu...
Gece kullanım için uygundur...
2-BVLGARI MON JASMIN NOIR EDP
Üst notalarda sitrus, inci çiçeği; orta notalarda yasemin; alt notalarda
musk, paçuli, Virginia sedir ağacı, nugat
Bu da Jasmin Noir'in gündüz kullanımına uygun
versiyonu bence. Eğer denemediyseniz mutlaka bir parfümeriye girip
denemelisiniz... Vazgeçilmezlerimden...
3- EMPORIO ARMANI DIAMONDS INTENSE EDP
Üst notalarda ahududu, liçi; orta notalarda frezya,
gül; alt notalarda sedir, vanilya ve paçuli
Senesini tam hatırlamıyorum ancak Türkiye'ye gelişini dört gözle beklediğim
bir parfüm... Kokusunu bilmeden kokuyu bekleyen tek ben varımdır herhalde :))
Bunda reklamın etkisi büyük diyebilirim... Beyonce'un oynadığı reklam epey
sükse yaratmıştı o dönem...Türkiye'ye geldiği gibi aldığım ve hala bayılarak
kullandığım üzerime yapışan kokulardan biri Armani Diamonds Intense .. Hala
daha koleksiyonumun vazgeçilmezlerinden...
4- MARC JACOBS DAISY
Üst notalarda menekşe yaprakları, pembe greyfurt; orta
notalarda gardenya, menekşe, yasemin; alt notalarda vanilya ve misk.
O kadar temiz ve saf bir
koku ki... Sıktığınız zaman yüzünüzde bir gülümseme oluyor nedense :) Tam
bir yaz kokusu diyebilirim... Ancak kokunun hafif olmasındanmıdır bilmiyorum
benim tenimde uzun süre dayanmadı bu koku. Yani saatte bir yenilemek zorunda
kaldığım için 3 ayda 100lük şişe bitiverdi :( Hafif çiçeksi koku sevenler için
kesinlikle tavsiye edebileceğim çiçek bahçesini andıran bir koku... Ben biraz
yoğun çiçeksi kokulardan hoşlandığım için sanırım bu hafif geldi bana.
Koku göreceli bir kavram olduğu için burada kendi zevkim doğrultusunda
tavsiyelerde bulundum sizlere... Yani bana göre muhteşem olan bu parfümler
belki sizlere o kadar da muhteşem gelmeyecek ancak bu kokuları mutlaka deneyin
derim :) Tabii çiçeksi kokulardan hoşlanıyorsanız...
Ezgi
Yves Saint Laurent - Kadınlara Transparanı Giydiren Modacı
Yves Saint Laurent markasını duydunuz mu? diye sormuştum facebook grubumda… Çoğu kişinin duymuş olmasının yanında duymayanlar da var. Öyleyse kısaca bu efsane markadan bahsedip aralarında diğer markaların da olduğu birkaç çelik bileklik modelini ve şu günlerde trend olan saat-bileklik kombinlerini paylaşacağım.
YSL markası, Yves Saint Laurent ve ortağı Pierre Bergé tarafından lüks moda evi olarak kurulmuş. Öyle bir moda akımı yaratmış ki muse model çantalarını bilmeyen çok azdır. Hani şu kolun vücutla 90 derecelik açı yaparak taşınan modeller ;) Sadece çantaları değil birçok aksesuar tasarımı vardır. Moda evi olarak, 1999 yılında GUCCI GROUP tarafından satın alınmış ve her zaman grubun en önde tutulan ismi olarak yönetilmiştir.
Kozmetik alanında ise yves saint laurentin beauté markasıyla oluşturduğu cilt bakım ve makyaj koleksiyonları, en az giyim ve aksesuar koleksiyonları kadar başarılı ve şıktır. Özellikle maskarada her markayı denemiş ama hala sonuç alamadıysanız volume effet faux cils'i denemelisiniz. Türkiye'de, markanın ürünleri İstinye Park mağazasında bulunabilir.
Ancak bileklik modellerini ben buldum :))) Birkaçını paylaşıyorum. Neyse ki İstanbul'a gitmemize gerek kalmadı. İsteyen arkadaşlar olursa bana ulaşabilirler. Üstelik fiyatları da çok uygun ;))
XOXO
YSL markası, Yves Saint Laurent ve ortağı Pierre Bergé tarafından lüks moda evi olarak kurulmuş. Öyle bir moda akımı yaratmış ki muse model çantalarını bilmeyen çok azdır. Hani şu kolun vücutla 90 derecelik açı yaparak taşınan modeller ;) Sadece çantaları değil birçok aksesuar tasarımı vardır. Moda evi olarak, 1999 yılında GUCCI GROUP tarafından satın alınmış ve her zaman grubun en önde tutulan ismi olarak yönetilmiştir.
Yves Saint Laurent
Yves Saint Laurent Çanta ve Aksesuarları
Kozmetik alanında ise yves saint laurentin beauté markasıyla oluşturduğu cilt bakım ve makyaj koleksiyonları, en az giyim ve aksesuar koleksiyonları kadar başarılı ve şıktır. Özellikle maskarada her markayı denemiş ama hala sonuç alamadıysanız volume effet faux cils'i denemelisiniz. Türkiye'de, markanın ürünleri İstinye Park mağazasında bulunabilir.
Ancak bileklik modellerini ben buldum :))) Birkaçını paylaşıyorum. Neyse ki İstanbul'a gitmemize gerek kalmadı. İsteyen arkadaşlar olursa bana ulaşabilirler. Üstelik fiyatları da çok uygun ;))
XOXO
Nazan
Etiketler:
bileklik,
bvlgari,
çelik takı,
daniel klein,
fossil,
gucci,
izmirlisaat,
louis vuitton,
marka,
moda,
rose takı,
saat,
saat bileklik kombin,
takı,
yves saint laurent
25 Mart 2013 Pazartesi
Misyon - Küt Saç
Herkese Merhaba;
"Kısa Saç Cesareti" başlıklı yazımdan sonra günün birinde bir misyon üstlenebileceğim hiç aklıma gelmezdi diye düşündüm. Misyonum ise uzun saçları olup da kestirmek isteyen amaaaa çooook düşünen arkadaşlara cesaret vermek idi :)))) Galiba başardım da… Fazlasıyla yakışmış ;)
Hasret Gerim Yalın
Ayşegül İzgüt
Artık bu kadar küt saçtan bahsetmişken birkaç tane de bu saç modelini çok iyi gösteren maşalı modelleri paylaşmak istiyorum. İşşte araştırmalarım sonucu hoşuma giden modeller:
XOXO
Nazan
Etiketler:
guzellik,
güzellik,
küt saç,
masalı sac,
maşalı küt saç,
maşalı saçlar,
model
Çatlaklarla Ve İzlerle Savaşan Ödüllü Cilt Bakım Yağı: Bio Oil
Geçen gün üniversiteden çok sevdiğim bir arkadaşımla hamileliğimle ilgili muhabbet ediyorduk... Kendisi de 2 sene önce doğum yaptığı için onun fikirlerini alıyorum bazı konularda... Konu hamilelik çatlaklarına geldi. Benim de malesef hamilelikte korktuğum konulardan biri de oluşabilecek çatlaklar...
Lierac'tan bahsetmiştim zaten sizlere... Hamilelik için kesin kullanmalısınız diye...Buna ilave olarakta arkadaşımdan aldığım tavsiyeyle Bio-oil cilt bakım yağını araştırdım. Ödüllü bir bakım yağı... Özellikle kokusu muhteşem :) Yara izlerinde, çatlak izlerinde, düzensiz cilt tonunda, yaşlanma belirtilerinde ve nemsiz ciltlerde etkisi çok büyük olduğu söyleniyor. Hatta arkadaşım hamileliğin ilk zamanlarında göğsünde oluşan çatlaklarda kullandığını ve bu çatlakların tamamen yok olduğunu söyledi. Bunu duyar duymaz hemen internet üzerinden siparişimi verdim :))
Neticede denemeden bilemeyiz di mi :))
Şişesi 20-25 tl arasında değişiyor. Daha bugün kullanmaya başladım. Lierac jelimle beraber kullanıyorum. Bu yüzden bu yağla ilgili fikirlerimi ilerleyen zamanlarda daha net bir şekilde paylaşabilirim sizlerle... Yalnız internet üzerinden yaptığım araştırmalarda da kullananların bu yağdan çok memnun oldukları yazıyor...
Neticede ödül vermişlerse bir bildikleri vardır değil mi :)) Bir sonra ki yazımda buluşmak dileğiyle...
Ezgi
Etiketler:
bio oil,
catlaklarla savas,
cilt bakımının önemi,
cilt bakiminin onemi,
çatlaklarla savaş,
duzensiz cilt tonu,
guzellik,
güzellik,
hamilelik,
nemsiz cilt,
yara izleri,
yaslanma belirtileri
24 Mart 2013 Pazar
Bugün Pazar ;)
Herkese Merhabaaaaa
Bugün Pazar... Bu şarkıyı kaydedip arabada sadece bunu dinleyeceğim :D
Pazar gününün tadını çıkarın ballarım =))
Bugün Pazar... Bu şarkıyı kaydedip arabada sadece bunu dinleyeceğim :D
Pazar gününün tadını çıkarın ballarım =))
Etiketler:
pazar,
pazar keyfi,
pazar şarkısı,
sarki,
uyan,
wake up
23 Mart 2013 Cumartesi
Kısa Saç Cesareti
Herkese merhaba;
Uzun yıllar uzuuun saçları olan biri olarak kısa saç modasından bahsetmek istiyorum:) Uzun saçı da severek kullandım ve limitlerimi tüketmiş olmam gerekiyor ki kısa saç modası çıktı çıkalı tepkiler değişmeye başlamıştı. Görüşlerine değer verdiğim biri bana "Ne kadar klasik görünüyorsun" demişti ve sanırım cesaretimi toplamama en çok o cümle etken oldu. Tabii yine de 6 ay kadar düşündüm:)) Şimdi belki kararsız olanlarınız vardır ve bu yazımla birlikte cesaret toplayacaklarınız olabilir.
Esasında beckham modeli yani katlı olarak kesilmiş ensenizden çene hizasına doğru uzayan küt saç modası da geride kalmaya başladı. Magazini takip etmeyip sadece haftasonu tv izleseniz bile Gülben Ergen'in yeni imajı haberine denk gelmişsinizdir. Bence kısa saç gerçekten de yakışmış. Ama tabii kısa saç denilince yine de benim favorim victoria beckham olmuştur. Şimdilerde daha da cesareti olanlar Charlize Theron modasına ayak uydurabilir ;) 85.Oscar Ödülleri Töreni'nde cesaretinin göstergesi kısa saçlarıyla aslında tam anlamıyla bir kadının ne kadar feminen görünebileceğinin de göstergesi oldu.
Uzun saçtan neden vazgeçemeyebilirsiniz ki?
" Uzun saç kadını kadın gösterir" derlerdi. (*without Charlize Theron:)))) Eğer hala böyle düşünenlerdenseniz artık profesyonel saç tasarım merkezleri var ve burda kısa saçlarınızı istediğiniz boya aynı gün getirebilirsiniz. Şu günlerde pahalı bir işlem de değil. Eskidendi çıt çıtların 400 TL olduğu zamanlar. (Ben almıştım:))
Tek özelliğinizin uzun saç olduğunu düşündüğünüzden mi kestiremiyorsunuz. Biraz kendinize güvenin. Unutmayın Charlize Theron beyaz abiyesiyle kısa saçlı güzel ve çekici olunabileceğinin de göstergesi diyoruz.
Ben saçlarımı kestireli sanırım 1 ay kadar oldu ve çok da memnun olduğumu daha evvelki yazılarımdan birinde de söylemiştim. Bir kere uzun saçtan hevesinizi aldıysanız ve her türlü tadını çıkardıysanız artık sizin de radikal değişiklik yapma vaktiniz gelmiş kızlar ;) İnanın kullanış açısından o kadar rahat ki…Hele bir de yaz aylarında uzun saçlarınızı kurutma ve en önemlisi kuruturken tekrar terleme derdinden kurtulmuş olacaksınız :)) Zaten kestirdiğinizde sadece 1 yaz kullanabileceksiniz, nasılsa gelecek yaza yine uzayıp gitmiş olacak ve çıt çıtlarınızı da kullanabileceğiniz boya gelecektir. Kullanmayı istediğiniz saç değil mi, sizin kendi saçınız veya çıt çıt olduğunu kim anlayabilir ki ;) Bir ara çıt çıtlarımın da fotoğrafını çekip bakımlarıyla ilgili paylaşımlar yaparım. Amaaaaannn kestirin gitsin hatta şimdi size bir şarkı armağan edeyim de belki birkaçınıza daha kestirme şevki gelir :))))))) Gerçi şarkının teması başka şey ama algıda seçicilik de önemli :)
Cesaretinizi artırmak için sloganımız da olsun "DEĞİŞMEKTEN KORKMA" ;) Ben etrafımdaki küt saçlı arkadaşlarımın da fotoğraflarını yayınlamak isterim. Bu yazımla birlikte kestirenler de bana fotoğraf yollarlarsa onları da yayınlamayı çok isterim ;)
Benim uzun saçlarım ve son hali:
Peki küt kestirince saçlarınıza çok güzel modeller verebileceğinizi ve hatta topuz bile yaptırabileceğinizi biliyor muydunuz.. Bir sonraki yazımda küt saçlarınız için modeller paylaşacağım.
XOXO
Nazan
Uzun yıllar uzuuun saçları olan biri olarak kısa saç modasından bahsetmek istiyorum:) Uzun saçı da severek kullandım ve limitlerimi tüketmiş olmam gerekiyor ki kısa saç modası çıktı çıkalı tepkiler değişmeye başlamıştı. Görüşlerine değer verdiğim biri bana "Ne kadar klasik görünüyorsun" demişti ve sanırım cesaretimi toplamama en çok o cümle etken oldu. Tabii yine de 6 ay kadar düşündüm:)) Şimdi belki kararsız olanlarınız vardır ve bu yazımla birlikte cesaret toplayacaklarınız olabilir.
Esasında beckham modeli yani katlı olarak kesilmiş ensenizden çene hizasına doğru uzayan küt saç modası da geride kalmaya başladı. Magazini takip etmeyip sadece haftasonu tv izleseniz bile Gülben Ergen'in yeni imajı haberine denk gelmişsinizdir. Bence kısa saç gerçekten de yakışmış. Ama tabii kısa saç denilince yine de benim favorim victoria beckham olmuştur. Şimdilerde daha da cesareti olanlar Charlize Theron modasına ayak uydurabilir ;) 85.Oscar Ödülleri Töreni'nde cesaretinin göstergesi kısa saçlarıyla aslında tam anlamıyla bir kadının ne kadar feminen görünebileceğinin de göstergesi oldu.
Uzun saçtan neden vazgeçemeyebilirsiniz ki?
" Uzun saç kadını kadın gösterir" derlerdi. (*without Charlize Theron:)))) Eğer hala böyle düşünenlerdenseniz artık profesyonel saç tasarım merkezleri var ve burda kısa saçlarınızı istediğiniz boya aynı gün getirebilirsiniz. Şu günlerde pahalı bir işlem de değil. Eskidendi çıt çıtların 400 TL olduğu zamanlar. (Ben almıştım:))
Tek özelliğinizin uzun saç olduğunu düşündüğünüzden mi kestiremiyorsunuz. Biraz kendinize güvenin. Unutmayın Charlize Theron beyaz abiyesiyle kısa saçlı güzel ve çekici olunabileceğinin de göstergesi diyoruz.
Ben saçlarımı kestireli sanırım 1 ay kadar oldu ve çok da memnun olduğumu daha evvelki yazılarımdan birinde de söylemiştim. Bir kere uzun saçtan hevesinizi aldıysanız ve her türlü tadını çıkardıysanız artık sizin de radikal değişiklik yapma vaktiniz gelmiş kızlar ;) İnanın kullanış açısından o kadar rahat ki…Hele bir de yaz aylarında uzun saçlarınızı kurutma ve en önemlisi kuruturken tekrar terleme derdinden kurtulmuş olacaksınız :)) Zaten kestirdiğinizde sadece 1 yaz kullanabileceksiniz, nasılsa gelecek yaza yine uzayıp gitmiş olacak ve çıt çıtlarınızı da kullanabileceğiniz boya gelecektir. Kullanmayı istediğiniz saç değil mi, sizin kendi saçınız veya çıt çıt olduğunu kim anlayabilir ki ;) Bir ara çıt çıtlarımın da fotoğrafını çekip bakımlarıyla ilgili paylaşımlar yaparım. Amaaaaannn kestirin gitsin hatta şimdi size bir şarkı armağan edeyim de belki birkaçınıza daha kestirme şevki gelir :))))))) Gerçi şarkının teması başka şey ama algıda seçicilik de önemli :)
Cesaretinizi artırmak için sloganımız da olsun "DEĞİŞMEKTEN KORKMA" ;) Ben etrafımdaki küt saçlı arkadaşlarımın da fotoğraflarını yayınlamak isterim. Bu yazımla birlikte kestirenler de bana fotoğraf yollarlarsa onları da yayınlamayı çok isterim ;)
Benim uzun saçlarım ve son hali:
Peki küt kestirince saçlarınıza çok güzel modeller verebileceğinizi ve hatta topuz bile yaptırabileceğinizi biliyor muydunuz.. Bir sonraki yazımda küt saçlarınız için modeller paylaşacağım.
XOXO
Nazan
22 Mart 2013 Cuma
Babe Selülit Giderici ve Sıkılaştırıcı Krem-Jel
Bayanlar olarak heralde hayatta bizim kadar hiçbir erkek görünüşüne önem vermiyordur... Ve malesef savaşmak zorunda olduğumuz birçok şey var... Bunlardan en önemlisi bana göre kabus "selülit ve çatlaklar".
Asitli içecekleri en son 13 yaşımda falan içmiştim heralde yani o kadar eski hatırlamıyorum bile... Şuan 28 yaşındayım ve nerdeyse 15 yıldır ağzıma kola, fanta, gazoz vb içecek sürmedim. Çay, kahveyi de normal insanın içtiği kadar içiyorum yani abartmıyorum... Ve işin garibi kışın günde 3 lt belki daha da fazla su içiyorum... Yazı artık siz düşünün :)))
Spor hayatımda hep vardı fakat sanırım profesyonel sporu bıraktıktan sonra başladı bende bu selülit denen kabus... Sanırım vücut bir anda o aktiflikten bu düzene geçmeyi kaldıramadı ve selülitler baş gösterdi. O kadar kötü görünmeseler de bundan bi 5-10 yıl sonrasını düşünüp karalar bağlıyorum :))) Bu yüzden de hayat boyu kullanmak üzere bir selülit kremi markası buldum kendimce ve çook uzun zamandır (yaklaşık 2-3 senedir) düzenli olarak kullanıyorum. Günde 2 kez kullanmak gerekiyor ama ben biraz üşendiğim için günde 1 defa kullanıyorum ona rağmen şuan için çok memnunum... İnşallah selülitlerim bu noktada durup daha ileri seviyeye geçmeyi falan düşünmezler :((
Kullandığım ürün BABE Selülit Giderici ve Sıkılaştırıcı Krem-Jel
Asitli içecekleri en son 13 yaşımda falan içmiştim heralde yani o kadar eski hatırlamıyorum bile... Şuan 28 yaşındayım ve nerdeyse 15 yıldır ağzıma kola, fanta, gazoz vb içecek sürmedim. Çay, kahveyi de normal insanın içtiği kadar içiyorum yani abartmıyorum... Ve işin garibi kışın günde 3 lt belki daha da fazla su içiyorum... Yazı artık siz düşünün :)))
Spor hayatımda hep vardı fakat sanırım profesyonel sporu bıraktıktan sonra başladı bende bu selülit denen kabus... Sanırım vücut bir anda o aktiflikten bu düzene geçmeyi kaldıramadı ve selülitler baş gösterdi. O kadar kötü görünmeseler de bundan bi 5-10 yıl sonrasını düşünüp karalar bağlıyorum :))) Bu yüzden de hayat boyu kullanmak üzere bir selülit kremi markası buldum kendimce ve çook uzun zamandır (yaklaşık 2-3 senedir) düzenli olarak kullanıyorum. Günde 2 kez kullanmak gerekiyor ama ben biraz üşendiğim için günde 1 defa kullanıyorum ona rağmen şuan için çok memnunum... İnşallah selülitlerim bu noktada durup daha ileri seviyeye geçmeyi falan düşünmezler :((
Kullandığım ürün BABE Selülit Giderici ve Sıkılaştırıcı Krem-Jel
Ezgi
Sally Hansen Nailgrowth Miracle ve Hassas Tırnaklar için Aseton
Hayatım boyunca sürekli kırılan tırnaklarımla cebelleştim... Fakat tam hepsini uzattım derken illaki içlerinden bir tanesi kırılmıştır... Hani öyle ucundan bir kırık olsa törpüleyince geçse gibisinden değil... Maşallah tırnağın en dibinden bir kırık... Sıkıysa tüm tırnağı kökünden kesme... Giderek kırılmaya devam eder ve canımı epey yakardı... Ne cilalar korudu kırılmasını ne kremler... Bir de her gün oje süren biri olarak kullandığım asetonların verdiği zarar da cabası...
Daha sonra girdiğim bir eczanede Sally Hansen ürünleriyle tanıştım... Hepsi birbirinden mucize bir sürü ürün... İlk olarak eczacının tavsiyesiyle Sally Hansen nailgrowth miracle ve hassas tırnaklar için asetonunu aldım. 5 günde %30 daha uzun tırnak garantisi veren bu ürün aynı zamanda tırnakların kırılmasını da önlüyor... Senelerdir kullanıyorum ve çok memnunun... Kullanmadığım zamanlarda malesef tırnaklarımdan biri yine kırılıyor :) Sanırım bu tırnak yapısından. Ya da ben buna inandırdım artık kendimi... Bu yüzden bu koruyucu ürünü ve asetonu kullanmaya devammmm :))
Bu arada bu gibi ürünleri online eczanelerden daha uygun fiyata alabilirsiniz.
Bu ürünleri kesinlikte hepinize tavsiye ediyorum...
![]() |
Sally Hansen Hassas Tırnaklar için Aseton |
![]() |
Sally Hansen nailgrowth miracle |
Ezgi
Etiketler:
aseton,
bakım,
bakim,
guzellik,
güzellik,
hassas,
kırılan tırnak,
kirilan tirnak,
oje,
sally hansen
20 Mart 2013 Çarşamba
Uzun Yıpranmış Saçlar
Merhabalar;
Son 10 yıldır uzun saç kullandığımı farkedeli çok uzun zaman oldu ancak kestirmek için gereken cesaretimi toplamak 6 ay kadar sürdü. Saçlarıma kıyamayacağım kadar uzadı derken esasında çok sıkıldığımı da farkettim. Yapabildiğim değişiklikler kahkül kestirmek, rengiyle oynamak -ki bu radikal renk değişiklikler, saçı umarsızca yormaktan ve kalitesini düşürmekten başka bir işe yaramıyor-, ortadan ve yandan ayırmak veya köpükle yapıştırmak gibi gibi. Sanırım şimdiye kadar saçlarımı kestirmemekte direnmek için yaptığım değişiklikleri hazırsanız sayıyorum :):
• Röfle
• Karamel
• Kızıl
• Çikolata Kahve
• Bakır
• Koyu Kestane
Saç uzatmak hiç mesele değil. Ormanda kaybolmuş birinin de saçları uzar gider :) Ama asıl mesele uzun saçın bakımı ve havalı görünüşü. Hele ki bir de saçınıza işlem yaptırdıysanız muhakkak ürün kullanmanız gerekiyor diyebilirim. Yoksa tersi durumda down olursunuz :))) Uzun saç eşittir bakım ve bakım ürünleri.
Çok işlemlerden geçerek son haline gelen uzun saçlarımın bir anlamı kalmamıştı. Ben saçlarımın yıprandığını ve kalitesinin düştüğünü dümdüz saçlara sahip olmama rağmen fönden sonra anlayabiliyordum. Eğer fönden sonra saçlarınız parmaklarınızın arasından yağ gibi akıp geçmiyorsa ve hala tülü tülü olmak için inat ediyorlarsa bence siz de bakımsız uzun saçınızı kullanmak için inat etmeyin. Kurumuş saçlarınız için önereceğim çok kuvvetli onarıcı şok maske isimleri var ama özellikle önerebileceğim hücresel yapılandırıcı maske: "Loreal Absolut Repair cellular". Bu ürün laktik asit içeriyor. Laktik asit pH dengeleyicisidir. Saçlardaki kuruluğa birebir ve saçı nemlendirerek hücresel onarımını sağlıyor. Kokusuysa muhteşem. Duştan sonra nemi havluyla alınmış saç uçlarına sürüp 5 dakika bekletmeniz yeterli. Kesinlikle farkedilebilir sonuçları var.
Saçlarım kremli de olsa taramadan önce kesinlikle sprey şeklindeki 19 bileşenli onarıcı kompleks "Schwarzkopf GLISS" sıvı saç kremini kullanıyorum.
Ayrıcaaa parlaklığı içinse kullanmaya bayıldığım "Schwarzkopf GLISS" parlaklık kürü var ve bu ürünün kokusu da çok güzel. Özellikle güneşte ve ışığın altındayken saçlarınızda oluşan ışıltılı yansımalar çok gözalıcı duruyor. Parmağınızın ucuna fındık tanesi kadar alıyorsunuz ve nemli saçınıza sürüp durulamıyorsunuz.
Bence uzun saçlarınızı mercek altına alın ve ihtiyacı neyse ona göre davranın. Unutmayın saç bakımı hergün duş almanız ve o saçların mis gibi kokması anlamına gelmiyor. Etrafınızda yaptığınız bakımları anlayan çok insan var ;)
İşte uzun saçlarıma yaptığım bakımlardan sadece birkaçını paylaştım. Birkaçı diyorum çünkü aktariyelerden aldığım ve uyguladığım sayısız yağlar da var. Hatta banyo dolabımın bir bölmesi sadece bu yağlarla dolu diyebilirim:)) İşe yarıyor mu genetik mi bilemiyorum ama tek bildiğim, en çok fön çekerken farkedilen küçük saçlarımın görünen saçlarımdan daha çok olduğu ve hiç kel kalma korkumun olmadığı :)))
XOXO
Nazan
Son 10 yıldır uzun saç kullandığımı farkedeli çok uzun zaman oldu ancak kestirmek için gereken cesaretimi toplamak 6 ay kadar sürdü. Saçlarıma kıyamayacağım kadar uzadı derken esasında çok sıkıldığımı da farkettim. Yapabildiğim değişiklikler kahkül kestirmek, rengiyle oynamak -ki bu radikal renk değişiklikler, saçı umarsızca yormaktan ve kalitesini düşürmekten başka bir işe yaramıyor-, ortadan ve yandan ayırmak veya köpükle yapıştırmak gibi gibi. Sanırım şimdiye kadar saçlarımı kestirmemekte direnmek için yaptığım değişiklikleri hazırsanız sayıyorum :):
• Röfle
• Karamel
• Kızıl
• Çikolata Kahve
• Bakır
• Koyu Kestane
Saç uzatmak hiç mesele değil. Ormanda kaybolmuş birinin de saçları uzar gider :) Ama asıl mesele uzun saçın bakımı ve havalı görünüşü. Hele ki bir de saçınıza işlem yaptırdıysanız muhakkak ürün kullanmanız gerekiyor diyebilirim. Yoksa tersi durumda down olursunuz :))) Uzun saç eşittir bakım ve bakım ürünleri.
Çok işlemlerden geçerek son haline gelen uzun saçlarımın bir anlamı kalmamıştı. Ben saçlarımın yıprandığını ve kalitesinin düştüğünü dümdüz saçlara sahip olmama rağmen fönden sonra anlayabiliyordum. Eğer fönden sonra saçlarınız parmaklarınızın arasından yağ gibi akıp geçmiyorsa ve hala tülü tülü olmak için inat ediyorlarsa bence siz de bakımsız uzun saçınızı kullanmak için inat etmeyin. Kurumuş saçlarınız için önereceğim çok kuvvetli onarıcı şok maske isimleri var ama özellikle önerebileceğim hücresel yapılandırıcı maske: "Loreal Absolut Repair cellular". Bu ürün laktik asit içeriyor. Laktik asit pH dengeleyicisidir. Saçlardaki kuruluğa birebir ve saçı nemlendirerek hücresel onarımını sağlıyor. Kokusuysa muhteşem. Duştan sonra nemi havluyla alınmış saç uçlarına sürüp 5 dakika bekletmeniz yeterli. Kesinlikle farkedilebilir sonuçları var.
İşte uzun saçlarıma yaptığım bakımlardan sadece birkaçını paylaştım. Birkaçı diyorum çünkü aktariyelerden aldığım ve uyguladığım sayısız yağlar da var. Hatta banyo dolabımın bir bölmesi sadece bu yağlarla dolu diyebilirim:)) İşe yarıyor mu genetik mi bilemiyorum ama tek bildiğim, en çok fön çekerken farkedilen küçük saçlarımın görünen saçlarımdan daha çok olduğu ve hiç kel kalma korkumun olmadığı :)))
XOXO
Nazan
Etiketler:
bakim,
GLISS,
guzellik,
ışıltı,
laktik asit,
Loreal,
loreal absolut repair cellular,
onarıcı maske,
saç,
saç bakım,
Schwarzkopf,
Schwarzkopf GLISS,
uzun saç,
yıpranmış saç,
yipranmis sac
Doğacak Oğlumuzun Cicileri Hazırlanıyor :)
Cinsiyeti öğrenir öğrenmez kendimi hemen bebek mağazalarına attım doğal olarak :) Ve aldığım birkaç kıyafeti sizlerle paylaşmak istiyorum... Bebek olmak varmış yaa :)
Ezgi
![]() |
LC WAIKIKI 24.90 TL |
![]() | |
|
![]() | |
|
![]() |
HELLO BABY 2li TAKIM 19.90 TL |
![]() |
HELLO BABY 2li TAKIM 19.90 TL |
Ezgi
Etiketler:
bebek,
hello baby,
kıyafet,
kiyafet,
lc waikiki,
yenidogan
It's a Boy... Coming Soon :)
Çift çizgiyi gördüğümde duyduğum heyecan benim için bambaşka bir duyguydu ama bu heyecan yerini hemen "acaba kız mı olucak erkek mi" heyecanına bıraktı :) Hangi hamileye bu soruyu sorarsanız sorun, alacağınız cevap "sağlıklı olsun cinsiyet önemli değil" oluyor... Tabiki hepimizin tek isteği sağlıklı dünyaya gelmesi... 9 ay içimizde büyürken tamamen onun için yaşıyoruz... Yediğimize, içtiğimize, yaptıklarımıza dikkat etmemizin tek sebebi aman bebeğim gelişsin, aman ona birşey olmasın diye... Fakat nedense kimse içinden hissettiği yada istediği o cinsiyeti söyleyemez...
Hamileliğimi duyanların ilk sorduğu soru "kız mı erkek mi istiyonuz?" Yaa insan bi sen nasılsın diye sorar dimi? Yook... Hemen bi cinsiyet telaşı aldı duyanları :)
Allah biliyor ya ben ve eşim de hep bi oğlumuz olsun istedik... Tabi ki sağlıklı sıhhatli olması her anne baba adayının tek isteği... Ama soranlara söylerdik hep "inşallah sağlıklı sıhhatli bir erkeğimiz olur" diye :))
Bunun için 20. haftaya kadar bile bekleyebiliriz demişti doktorum... Fakat 13. haftamda kontrol için gittiğimde bizim ufaklık sanırım anne babasını daha fazla merakta bırakmadan cinsiyetini gösterme heveslisi çıktı :) 15. haftada da %100 emin olduk... Olunmucak gibi değildi çünkü :)) 10 dk boyunca bacaklar açık tepindi içerde :) Ve evet bizim bir oğlumuz olucak arkadaşlar... Çok ama çok mutluyuz... Allah hepimizin gönlüne göre verir inşallah... Ama en önemlisi tabi ki sağlık... Anne adayı ve içeride büyüttüğü bebişi için de...
Bir sonraki yazıma mutlaka bakın... Orada oğlum için almış olduğum bazı cicilerinin fotolarını paylaşmak istiyorum sizlerle...
Ezgi
Hamileliğimi duyanların ilk sorduğu soru "kız mı erkek mi istiyonuz?" Yaa insan bi sen nasılsın diye sorar dimi? Yook... Hemen bi cinsiyet telaşı aldı duyanları :)
Allah biliyor ya ben ve eşim de hep bi oğlumuz olsun istedik... Tabi ki sağlıklı sıhhatli olması her anne baba adayının tek isteği... Ama soranlara söylerdik hep "inşallah sağlıklı sıhhatli bir erkeğimiz olur" diye :))
Bunun için 20. haftaya kadar bile bekleyebiliriz demişti doktorum... Fakat 13. haftamda kontrol için gittiğimde bizim ufaklık sanırım anne babasını daha fazla merakta bırakmadan cinsiyetini gösterme heveslisi çıktı :) 15. haftada da %100 emin olduk... Olunmucak gibi değildi çünkü :)) 10 dk boyunca bacaklar açık tepindi içerde :) Ve evet bizim bir oğlumuz olucak arkadaşlar... Çok ama çok mutluyuz... Allah hepimizin gönlüne göre verir inşallah... Ama en önemlisi tabi ki sağlık... Anne adayı ve içeride büyüttüğü bebişi için de...
Bir sonraki yazıma mutlaka bakın... Orada oğlum için almış olduğum bazı cicilerinin fotolarını paylaşmak istiyorum sizlerle...
Ezgi
Bebek Bölümümüze Hoşgeldiniz :)
Bloğumuzu hazırlarken düz sayfaya yazmak yerine, "Kadınlar olarak en çok nelerle ilgileniyoruz" dedik ve tüm kadınların en çok ilgilendikleri şeyleri tek tek başlık olarak açtık bloğumuzda.
Moda, güzellik, dekorasyon vs haricinde bir de kadınların hayatında hamilelik süreci denen bir süreç var ki... Bizler bu süreçte daha çok araştırıyor, daha çok yorum okuyoruz... Çünkü tanıdık olmadığımız bir durumla karşı karşıyayız ve her türlü araştırmaya, yoruma, paylaşıma ihtiyaç duyuyoruz...
Ben de hamile olduğumu öğrendiğim günden beri sürekli araştırma halindeyim... Gebeliğin her ayında ne gibi belirtiler yaşanır ve kim hangi belirtiyi yaşamış, bebeğin anne karnında ki ay ay gelişimi... Bebek arabası alırken neye dikkat etmeliyiz, bebek odasını nasıl dekore etmeliyiz... Ve tabi ki en zevkli kısım bebek alışverişi...vs vs
Bende bu süreci yaşayan biri olarak, sizlere yardımcı olmak ve yaşadığım süreci anı anına sizlerle paylaşmak için "hamilelik" ve "bebek" başlıklarını da ekledik bloğumuza... Umarım paylaşımlarımı ve deneyimlerimi okumaktan keyif alırsınız... Bu konuda değerli yorumlarınızı da benimle paylaşmayı lütfen unutmayın... Hamile kadınların ortak bir dünyası olduğuna inanıyorum çünkü :)
Moda, güzellik, dekorasyon vs haricinde bir de kadınların hayatında hamilelik süreci denen bir süreç var ki... Bizler bu süreçte daha çok araştırıyor, daha çok yorum okuyoruz... Çünkü tanıdık olmadığımız bir durumla karşı karşıyayız ve her türlü araştırmaya, yoruma, paylaşıma ihtiyaç duyuyoruz...
Ben de hamile olduğumu öğrendiğim günden beri sürekli araştırma halindeyim... Gebeliğin her ayında ne gibi belirtiler yaşanır ve kim hangi belirtiyi yaşamış, bebeğin anne karnında ki ay ay gelişimi... Bebek arabası alırken neye dikkat etmeliyiz, bebek odasını nasıl dekore etmeliyiz... Ve tabi ki en zevkli kısım bebek alışverişi...vs vs
Bende bu süreci yaşayan biri olarak, sizlere yardımcı olmak ve yaşadığım süreci anı anına sizlerle paylaşmak için "hamilelik" ve "bebek" başlıklarını da ekledik bloğumuza... Umarım paylaşımlarımı ve deneyimlerimi okumaktan keyif alırsınız... Bu konuda değerli yorumlarınızı da benimle paylaşmayı lütfen unutmayın... Hamile kadınların ortak bir dünyası olduğuna inanıyorum çünkü :)
Ezgi
Puzzle Tablolarla Duvarlar Şenlensin :)
Hayatta herkesin farklı farklı hobileri olduğundan eminim... Kimimiz yürüyüş yapmayı, kimimiz spor yapmayı, kimimiz alışveriş yapmayı yada bunlardan farklı olarak değişik şeylerle ilgilenmekten mutluluk duyar...
Benim de tabiki birçok hobim var... Yaparken kendimi sıfırladığım ve yüzümde kocaman bir mutluluk bırakan hobilerim... En önemlileri voleybol, tenis, yüzmek, araba kullanmak ve çoğu kişinin zaman kaybı olarak gördüğü PUZZLE... 2002 senesiydi... Annemle öylesine başladık puzzle yapmaya... Önce 1000 parçalık, daha sonra 2000 parçalık derken 3000, 4000 ve en son 8000 parçalık puzzle ile artık son noktaya geldik :)
İlk puzzleları yaptıktan sonra farkettim ki kendimi mutlu hissediyorum, kafamı tamamen boşaltıyorum, tüm sorunlarımdan, üzüntülerimden yada kafamı kurcalayan her ne varsa hepsinden arınıyorum... Ve derken puzzle benim en büyük hobilerimden biri oluverdi... Evlenmeden önce annemle beraber yapar çoğunu eşe dosta dağıtırdık. Evde asacak duvar kalmamıştı çünkü :)) Bir zaman sonra 2000 parça beni kesmemeye başladı çünkü 2-3 saatte bitiveriyordu. Ee şimdi nolcak napıcaz demeye başlamıştım... Evlendim ve bu sefer kendi evimin duvarlarını puzzlelarla dekore etmeye karar verdim :) Çünkü puzzle güzel çerçeveletildiği zaman gerçekten göze hitap eden görselliği olan bir şey bence...
Siz de boş duvarlara bakmak yerine veya basit tablolarla doldurmak yerine bu tarz şeylerle evinizin havasını bir anda değiştirebilirsiniz. Yapmak zor geliyorsa veya uğraşamam diyorsanız da ben bunu sizler için seve seve yapabilirim... Tek yapmanız gereken mail yoluyla bana ulaşmak... Kaç parça olursa olsun hiç problem değil benim için :) Aşağıda bazı puzzle tablolarımı ekledim... Mesela en son resim balkonumun resmi... Balkonumda bile puzzlelar var yani ve bence onların balkona kattığı hava bambaşka... Ben hoşunuza gideceğini düşünüyorum çünkü ben 3 senedir duvarlarıma bakmaya doyamıyorum :))
Ezgi
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)